Roma’nın Cumhuriyet’ten, İmparatorluğa geçiş dönemindeki ilk İmparatoru olan Augustus Caesar, Octavius veya Octavianus olarak da bilinir. Augustus, Roma İmparatorluğu‘nu tam 41 yıl (M.Ö. 27 ve M.S. 14) boyunca yönetti.
Roma Tarihi’nin en ilgi çekici olayları Augustus’un yaşadığı dönemde oldu. Bunlara Julius Caesar’ın (Jül Sezar) senatoda bir suikast ile öldürülmesi, Roma Senatosu tarafından 2. Üçlü Yönetim’in kurulması ve 3 Konsül’ün ortak yönetimi, Cumhuriyet’ten İmparatorluğa geçişteki Roma İç Savaşı ve Marcus Antonius ve Kleopatra’nın aşkı gibi konuları örnek verebiliriz.
Hz. İsa’nın bir peygamber olarak Hristiyanlık dinini yaymaya başlaması gibi bir sonraki Çağ’a (Orta Çağ) damgasını vuracak olaylar da yine Augustus’un döneminde cereyan etti.
Jül Sezar’ın evlatlık oğlu olan Octavianus, Augustus adıyla Roma tahtına çıktığında, Roma’da 2 yüzyıl boyunca sürecek bir barış ortamı oldu. Bu döneme uluslararası literatürde Pax Romana veya Pax Peace adı verilir.
Augustus; yaptığı politik, finansal ve dinsel reformlarla refahı tabana yaymayı başardı ve büyük mimari atılımlara da önder oldu. Augustus’un sıradışı yaşamına dilerseniz bir takım başlıklar altında toplayarak göz atalım.
İçerik Listesi
İmparator Augustus Caesar Kimdir

Augustus’un gerçek adı Octavianus veya Octavius olarak bilinir. Roma Cumhuriyeti tarihinin en etkili devlet adamı olan Jül Sezar, Octavianus’u evlat edinmiş ve kendisinden sonraki yönetici olarak hazırlamaktadır. Ancak Jül Sezar, bilindiği üzere Roma Senatosu’nda bir suikaste kurban gider.
1. Roma Cumhuriyeti’nde 2. Üçlü Yönetim
Bu vakitsiz ölümün ardından, Roma’yı yönetmek üzere 2. Triumvirate adı verilen üçlü yönetim kurulur. Üç eşit yöneticinin otoritesine dayanan yönetim; Octavianus, Marcus Antonius ve Lepidus isimli Konsüllerden oluşur.
2. Filippi Muharebesi
Konsüller önce Julius Sezar’ın intikamını almaya odaklanırlar. Sezar’a suikastte başrol oynayan ve sonrasında Doğu vilayetlerine kaçan Marcus Brutus ve Cassius Longinus’un peşine düşerler. Brutus ve Longinus, Balkan Eyaletleri’nde yeni bir ordu toplamışlardır ve onları saf dışı etmek çok kolay olmaz.
Nihayetinde güçlerini birleştiren Octavianus ve Sezar’ın eski generali Marcus Antonius, Filippi Muharebesi’nde Brutus ve Longinus’u yenerler. Kaçak suikastçiler savaşta ölür veya infaz edilirler.
3. Aktium Muharebesi
Filippi Muharebesi’nin ardından, Octavianus ve Marcus Antonius bir iktidar mücadelesine girerler. Marcus Antonius, Mısır Kraliçesi Kleopatra’ya aşık olmuş ve onunla güçlerini birleştirmiştir. Octavianus ise genç ve gözüpek bir liderdir. İktidarı başka biriyle paylaşmaya hiç niyeti yoktur.
Octavianus’un güç alanı Roma merkez olmak üzere tüm Avrupa iken, Akdeniz’in güneyinde kalan bölgelerde Marcus Antonius etkiliydi. Kleopatra’nın Antik Mısır’ın Kraliçesi olması da Antonius’a ekstra güç katmıştı.
Yunanistan’ın Batı kıyılarındaki Aktium isimli bölgeye yakın bir yerde, büyük bir deniz muharebesi yaşandı. Octavianus, sağ kolu ve generali Agrippa’nın da yardımı ile Kleopatra ve Antonius’u yenmeyi başardı.
4. Roma İmparatorluğu’nun Kuruluşu
Marcus Antonius yenilgiye uğratılınca, Octavianus’un önüne planlarını gerçekleştirmesine engel olacak kimse kalmadı. Zira Octavianus, Roma Cumhuriyeti’ni; bir İmparatorluğa dönüştürmek ve ilk Roma İmparatoru olmak istiyordu.
5. İlk Roma İmparatoru Augustus
Jül Sezar’ın ölümünden sonra tüm engelleri tek tek ortadan kaldıran Octavianus, Augustus adıyla Roma’nın ilk imparatoru oldu. Julius Caesar’ın evlatlık oğlu olduğu için, onun adını da taşıyan Octavianus Caesar, yine bu ismi kullanmaya devam etti.
Tam adı Caesar Divi Filius Augustus olan İmparator Augustus, yaptığı reformlar ile Roma İmparatorluğu tarihine adeta damga vurdu. Şimdi belli başlıklar altında yaptıklarını özetleyelim.
6. Pax Romana (Roma Barışı) Dönemi
Roma İmparatorluğu’nda Octavianus ile Antonius arasındaki savaş, ilk iç savaş değildi. Daha önce Julius Sezar ile Magnus Pompey arasında buna benzer bir savaş cereyan etmişti. Bundan önce başka örnekleri de vardı.
Ancak Augustus’un İmparatorluğu ilan etmesi ve yönetimi tek elde toplaması, tüm bu savaşlara uzun bir süreliğine son verdi. M.Ö. 27 yılı ile M.S. 180 yılları arasındaki 200 yılı aşkın dönem, iç çatışma olmadan barış içinde geçti. İstikrarın sağlandığı bu refah dönemi Pax Romana (Roma Barışı) olarak bilinir.
7. Pantheon Tapınağı
Augustus’un düşüncesine göre, uzun süren savaşlar Roma’daki dini inançların çökmesi ve yozlaşma yüzünden olmuştu. Bu bağlamda Roma Pagan Dini yeniden güçlendirildi. Geleneksel Pagan Tanrıları’nın varlığı insanlara hatırlatıldı ve tapınaklar inşa edildi. Bu mimari atılım aynı zamanda festivaller ve dini bayramlar ile desteklendi.
Bu girişimlerden biri de Augustus’un sağ kolu Agrippa’nın Pantheon Tapınağı’nı inşa etmesidir. Yıkılan tapınak daha sonra yine Pax Romana dönemi imparatoru Hadrianus tarafından M.S. 125 yılında tekrar inşa edildi.
8. Augustus Dönemi Finansal Reformlar
Augustus’un finansal reformları, Roma İmparatorluğu‘nun inşasında büyük rol oynadı. İmparator Augustus, finans sistemini tamamen yeniden ele alarak, devlete kalıcı gelir sağlayacak iki önemli vergiyi devreye soktu.
Bunlardan biri “Tributum Capitis” adıyla her Roma vatandaşının ödemesi gereken varlık vergisiydi. Ayrıca toprak sahibi olup da, bu yolla gelir elde edenlerden “Tributum Soli” adıyla bir toprak gelir vergisi alınıyordu.
9. Augustus Dönemi İmar Çalışmaları
İmparator Augustus döneminde, büyük fetihler yapıldı ve imparatorluğun tamamında bir imar çalışması yürütüldü. Roma’nın günümüzde en çok önem atfedilen yanı mimarlık ve mühendislik başarılarıdır.
Romalılar “Her yol Roma’ya çıkar” lafının hakkını verecek yollar inşa ettiler. Bu sayede mal alışverişi kolaylaştı ve ticaret hacmi arttı. Augustus döneminin en önemli inşaatlarından Augustus Forumu inşa edildi. Bunun yanında Apollo ve Caesar tapınakları yapıldı.
Roma’nın siyasi durumuna göre Savaş Tanrısı Mars ve Barış Tanrısı Pax adına da tapınaklar inşa edildi. Augustus’un kazandığı zaferleri onurlandırmak için Zafer Takları ve halk için Roma Hamamları yapıldı.
10. Yönetim Reformları
Augustus, Roma İmparatorluğu’nun kalbi olan İtalya’nın daha iyi yönetilmesi ve vergilerin sağlıklı bir şekilde toplanabilmesi için bazı hamleler yaptı. İtalya, 11 eyalete bölündü ve başlarına da Prefect (Vali) düzeyinde yöneticiler atandı
11. Başkent Roma
Başkent Roma’nın idaresi ve refahı çok önemliydi. Çünkü Roma’nın en soylu vatandaşları, senato üyeleri ve lokomotif gücü oluşturan halk; bu şehirde yaşıyordu. Roma adeta dünyanın merkezi gibiydi.
Bu sebeple Roma’nın daha iyi yönetilmesi için, şehir 14 ilçeye bölündü. Roma bölgesindeki Prefect’in birçok sorumluluğu vardı. Tüm ticaret loncaları ve şirketlerin kontrolü, şehrin ihtiyacı olan erzakın temin edilmesi, lağımların ve su sisteminin sağlıklı kalması ve binaların bakımı gibi pek çok şey ona bağlıydı.
Valinin bu karmaşık işleri yürütmesi için Cohortes Urbanae ve Vigiles Urbani isimli iki alt makam ona bağlanmıştı. Ayrıca Roma’nın yaşam kaynağı Tiber Nehri’nin ıslahı da onların göreviydi.
12. İmparator Augustus’un Ölümü
İmparator Augustus, 40 yılı aşkın bir süre Roma İmparatoru olarak kaldıktan sonra, M.S. 14 yılında öldü. Önceden Julius Sezar nasıl kendisini evlat edinip, veliahtı olarak yetiştirdiyse; Augustus da Tiberius adındaki üvey oğlunu yetiştirdi.
Augustus’un attığı sağlam temeller, Nerva-Antonine Hanedanı döneminde Roma’yı zirveye taşıdı. Five Good Emperors (5 iyi imparator) dönemi olarak da bilinen bu dönem, M.S. 96 ile 192 yılları arasında sürmüş ve Roma İmparatorluğu bu dönemde en geniş sınırlarına ulaşmıştır.
Augustus Caesar kimdir yazısında bu kaynaktan faydalandım.
İmparator Augustus by Serhat Engül
Leave a Reply