Şerefiye Sarnıcı, İstanbul’daki Bizans sarnıçları içinde ziyaret edilebilen birkaç eserden biri. Uzun yıllar süren restorasyondan sonra ziyarete açılan sarnıç, 1600 yıllık bir tarihe şahitlik etmemizi sağlıyor.
Şerefiye Sarnıcı, İstanbul’un en turistik semti olan Sultanahmet’te konumlanıyor. Semtin en önemli Bizans eserlerinden olan Yerebatan Sarnıcı‘nı gezdikten sonra, yalnızca 10 dakikalık bir yürüyüşle Şerefiye Sarnıcı’na gidebilirsiniz.
Şerefiye Sarnıcı’nın tarihini layıkıyla anlatabilmek için, İstanbul’un kuruluşuna kadar uzanan su kıtlığı problemine değinmek gerekiyor. Bu yazıda ayrıca Şerefiye Sarnıcı’nın giriş ücreti ve ziyaret saatleri hakkında güncel bilgiler bulabilirsiniz.
İstanbul’un Su Taşıma Sistemi
İstanbul’un kuruluş efsanesi Antik Yunan döneminde başlar. Korint Körfezi yakınlarındaki Megara kentinden yola çıkan Byzas ve beraberindekiler, günümüzün Sarayburnu mevkiine gelirler ve günümüzde Topkapı Sarayı‘nın olduğu tepede Byzantion‘u kurarlar.
Bu küçük koloni için Tarihi Yarımada‘da su kaynaklarının çok kısıtlı olması sorun olmamıştır. Çünkü kentte yalnızca birkaç bin kişiden oluşan küçük bir topluluk yaşamaktadır. Ancak Byzantion, Konstantinopolis adıyla Roma İmparatorluğu’nun ikinci başkenti olarak ilan edilince, bir nüfus patlaması yaşanır ve su kıtlığı başlıca problem olur.
Romalılar şehre su getirmek için imparatorluk tarihindeki en büyük mühendislik projelerinden birine girişirler. Yüzlerce kilometre öteden İstanbul’a su getirecek olan karmaşık bir sistem inşa edilir. Bu sistemin bileşenleri arasında borular, oluklar, havuzlar ve su kemerleri vardır. Böylece İstanbul’un su taşıma sistemi, İmparator Valens döneminde tamamlanır.
Trakya’nın içlerinden Roma başkenti Konstantinopolis’e su getiren sistemin bazı parçaları bugün bile görülebilmektedir. En belirgin örnek olarak, günümüzde Bozdoğan Kemeri olarak bilinen, Valens Su Kemeri’ni gösterebiliriz.
İstanbul’un Sarnıçları
Valens‘in inşa ettiği su kemeri sayesinde, İstanbul‘un su sorunu çözülmüştür. Ancak kesintisiz olarak şehre akan suyu muhafaza etmek gerekmektedir. Bu amaçla takip eden yüzyıllarda onlarca sarnıç inşa edilir. İstanbul’un sarnıçları içinde en meşhuru elbette Yerebatan Sarnıcı’dır.
Yerebatan Sarnıcı, şehrin en büyük binalarından Büyük Saray, Ayasofya ve Hipodrom gibi yerlere su sağlıyordu. Ancak Yerebatan Sarnıcı her ne kadar en büyük sarnıç olsa da, kesinlikle tek değildi. Sultanahmet ve çevresinde onlarca irili ufaklı sarnıç vardı.
Yakın zamana kadar Tarihi Yarımada‘da Yerebatan Sarnıcı haricinde müze olarak gezilebilecek sarnıç yoktu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sekiz yıllık çalışması sonucu, Şerefiye Sarnıcı da İstanbul’un kıymetli müzeleri arasında katıldı.
Bu ikisinin haricinde Bindirdirek Sarnıcı, Sarnıç Restaurant (Soğukçeşme Sokağı) ve Nakkaş Halı Mağazası’nın (Nakilbent Sokak) altında sergi olarak kullanılan sarnıç da görülebilir.
Şerefiye Sarnıcı Tarihi

Şerefiye Sarnıcı tarihi 4. yüzyıla kadar uzanıyor ve Roma kaynaklarında “Theodosius Sarnıcı” olarak geçiyor. Bunun sebebi de sarnıcın II. Theodosius döneminde inşa edilmiş olması.
4. Yüzyıl’da Konstantinopolis’te Doğu Roma İmparatoru olarak hüküm sürmüş olan II. Theodosius, şehrin yapısına önemli katkılarda bulunmuş bir isim. Örneğin Konstantinopolis Surları (Bkz: Theodosian Walls) da yine II. Theodosius’un hükümdarlık yıllarında inşa edilmiş.
Buna ek olarak ikinci dönem Ayasofya‘yı (Theodosian Hagia Sophia) da kendisinin inşa ettiğini not etmekte fayda var. Zira ikinci dönem Ayasofya, 532‘de patlak veren Nika Ayaklanması sırasında yanmış ve İmparator Justinianus tarafından bugün halen yerinde duran üçüncü dönem Ayasofya inşa edilmiştir.
Şerefiye Sarnıcı‘nın yapımı 428 ile 443 yılları arasında yaklaşık 15 yıl sürmüş. Sultanahmet, Roma ve Bizans (ve hatta Osmanlı) dönemlerinde başkentin yönetim merkezi olduğu için, bu bölgenin susuz kalmaması için özel çaba sarf edilmiş.
Sultanahmet’te bulunan Büyük Saray, Hipodrom, Ayasofya ve çeşitli yönetim binalarına su sağlayan başlıca sarnıçlar, yine bu yazıda adını andığımız sarnıçlarmış. Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için İstanbul’da Bizans sarnıçları isimli yazıma bakabilirsiniz (link yakında eklenecek).
Şerefiye Sarnıcı Giriş Ücreti 2025
Şerefiye Sarnıcı giriş ücreti 2025 yılında 200 Türk Lirası‘dır. Öğrenciler ve öğretmenler için indirimli bilet fiyatı 75 TL‘dir. Şerefiye Sarnıcı, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olmadığından müzekart geçerli değildir. Bu bilgiler en son 21 Mart 2025 tarihinde güncellenmiştir.
Müzede yabancı ziyaretçiler için tamamen farklı bir fiyat tarifesi uygulanmaktadır. Yabancı turistler için Şerefiye Sarnıcı giriş ücreti 750 TL’dir. Yabancılar için satılan müze kart (Bkz: Museum Pass Istanbul) bu müzede geçerli değildir.
İstanbul’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi‘ne bağlı olan ve müzekart’ın geçmediği dört adet müze bulunur. Bunlar sırasıyla Yerebatan Sarnıcı, Şerefiye Sarnıcı, Miniatürk ve Tekfur Sarayı Müzesi’dir.
Şerefiye Sarnıcı Ziyaret Saatleri 2025
Şerefiye Sarnıcı ziyaret saatleri sabah 09:00 ile akşam 19:00 saatleri arasındadır. Sarnıç, haftanın her günü ziyaret edilebilir. Müzenin açılış ve kapanış saatlerine ilişkin bilgiler en son 21 Mart 2025 tarihinde güncellenmiştir.
Sarnıçta her saat başı ışık gösterisi olduğu için ziyaret saatinizi ona göre ayarlamanızı öneririm. Örneğin sarnıcı sabah saat 10:00’da ziyaret edecekseniz 9:50 gibi orada olmanız uygun olacaktır. Eğer saat başına yakın gitmezseniz, misafirlerin içeri alındığı zamana kadar beklemek zorunda kalabilirsiniz.
İstanbul’daki müzelerin giriş saatlerinde etkinliklere ve tadilatlara bağlı olarak değişiklik olabilir. Bu sebeple müzeye gitmeden önce sarnıcın resmi internet sitesini ziyaret edip, son durumu gözden geçirmenizi tavsiye ederim.
Sarnıca Nasıl Gidilir?
Şerefiye Sarnıcı’na gitmek için Sultanahmet’teki tramvay yolu üzerinden Piyer Loti Oteli‘ne kadar gelip, Piyer Loti Caddesi‘ne sapmanız gerekiyor.
Piyer Loti Caddesi’nin girişini bulmak için, Sultanahmet Tramvay Durağı‘nı arkanıza alıp, Çemberlitaş istikametinde yürümeniz gerek. Çemberlitaş Sütunu’nun olduğu Çemberlitaş Tramvay İstasyonu’na henüz varmadan, solunuzda Piyer Loti Otel’in kafeteryasını göreceksiniz.
Kafenin olduğu sokaktan içeri doğru yürürseniz, çelik konstrüksiyon bir binanın tam da meydanın ortasında bulunduğunu fark edeceksiniz. Camlarla kaplı bu şık bina, Şerefiye Sarnıcı’nın sokak seviyesindeki girişidir.
Son Söz
Şerefiye Sarnıcı, İstanbul’un Roma ve Bizans dönemlerindeki tarihine meraklı olanlar için tam bir gizli hazine. Bu sebeple de İstanbul’daki en iyi müzeler arasında yer alıyor.
Bu müzedeki deneyiminizi tamamlayacak başka müzeler de görmek isterseniz, yine Sultanahmet’te bulunan Binbirdirek Sarnıcı ve Yerebatan Sarnıcı’nı da ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz.
İstanbul’daki müzeler hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, bu sitenin İstanbul Müzeleri kategorisinde buna benzer onlarca yazı bulabilirsiniz. Bu kategori altında 30’a yakın müze tanıtılmaktadır.
Şerefiye Sarnıcı Hakkında Bilgi by Serhat Engül
Leave a Reply