İstanbul’un en güzel camileri şehrin eski semtlerinde konumlanıyor. Bu camiler bize İstanbul’un tarih boyunca geçirdiği mimari dönüşüm ile ilgili ipuçları veriyor.
Bu listedeki yapıların bir kısmı Doğu Roma (Bizans) döneminde inşa edilmiş ve Osmanlı döneminde camiye çevrilmiş. Bu camiler sayesinde şehrin Roma mimarisinden aldığı mirası görebiliyoruz.
Buna karşılık Türklerin Orta Asya’dan gelen ve Batı’ya doğru ilerledikçe değişen bir mimari geleneği var. Bu değişim Osmanlı tarihi boyunca her biri farklı yüzyıllarda inşa edilmiş yapılarda kendini gösteriyor.
Osmanlı’nın son yüzyılında (19. yüzyıl) ise en büyük mimari değişimleri görüyoruz. Zira bu dönemde Batılılaşma etkisiyle Barok ve Neo-Klasik mimari üslupları iyice önem kazanıyor.
İstanbul’un En Güzel Camileri 2025
Dilerseniz şimdi zamanda bir yolculuğa çıkalım ve İstanbul’un tepelerini süsleyen bu muhteşem eserleri gözden geçirelim. İstanbul’un en güzel camileri yazımızdaki en eski eser 6. yüzyıla ait ve bu yolculuk 21. yüzyıla kadar devam ediyor.
Bu yazıda hem Bizans dönemi eserlerini, hem Mimar Sinan’ın damgasını vurduğu “Klasik Dönem” Osmanlı camilerini ve hem de Balyan ailesinin imzasını attığı 19. yüzyıl Barok eserlerini gözden geçirmiş olacağız. Keyifli okumalar dilerim.
1. Ayasofya

Ayasofya, 1500 yıllık tarihi ile İstanbul’un en önemli tarihi eseri. Yapı, Bizans döneminde kilise olarak inşa edilmişti. 900 yıl kilise olarak kalan Ayasofya, 15. yüzyılda camiye çevrildi.
Ayasofya, tarih boyunca İstanbul’un en saygın ibadet yeri var olagelmiştir. Bizans döneminde Konstantinopolis’in ana kilisesi, Osmanlı döneminde ise İstanbul’un protokol camii olarak varlığını sürdürmüştür.
Cumhuriyet döneminde uzun süre müze olarak hizmet veren Ayasofya, 2020 yılı itibari ile tekrar camiye çevrilmiştir. Ayasofya hem mimari özellikleri hem de manevi değeri ile İstanbul’un en güzel camileri listemizde ilk sırada yer almaktadır.
2. Sultanahmet Camii

Sultanahmet Camii, İstanbul’un Sultanahmet semtinde bulunur ve “Sultan Ahmed Camii” olarak da bilinir. 17. yüzyıldan kalma cami, İstanbul’un en ünlü tarihi eserlerinden biridir.
Sultanahmet Camii, turistler tarafından “Mavi Cami” olarak bilinse de, dışarıdan bakıldığında lakabı hakkında hiçbir ipucu vermez. Ancak içeri girdiğinizde duvarlarda mavi renkli İznik çinilerini görürsünüz. Buradaki İznik çinileri, Osmanlı dekorasyon sanatının zirvesini temsil eder.
3. Süleymaniye Camii

Süleymaniye Camii, Tarihi Yarımada’nın ortasında bir tepe üzerinde yer alır ve şehri tepeden izler. Harika bir Boğaz ve Haliç manzarasına sahip olan cami, aynı zamanda İstanbul’un en büyük camisidir.
Süleymaniye Camii’ni önemli kılan özelliklerinden biri de Osmanlı İmparatorluğu’nun en ünlü hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman için inşa edilmiş olmasıdır. Camiyi yapan kişi, Osmanlı tarihinin en usta mimarı olan Mimar Sinan’dır.
4. Fatih Camii

Fatih Camii, Tarihi Yarımada’nın kalbinde yer almaktadır. İstanbul’daki ilk Osmanlı padişahı olan Fatih Sultan Mehmed’e adanmış olan caminin tarihi 15. yüzyıla kadar uzanır.
Fatih Camii, Bizans döneminde şehrin ikinci büyük kilisesi olan Havariyyun Kilisesi‘nin temelleri üzerinde yükseliyor. Yakın zamanda restore edilen cami oldukça şık bir iç dekorasyona sahiptir.
5. Bayezid Camii

Bayezid Camii, İstanbul’un en kalabalık meydanlarından biri olan Beyazıt Meydanı’nda yer almaktadır. Kapalıçarşı ve İstanbul Üniversitesi’ne komşu olan cami, Fatih Sultan Mehmed’in oğlu II. Bayezid’e ithaf edilmiştir.
Beyazıt Camii, Osmanlı’nın İstanbul’da yaptırdığı ilk saray olan Eski Saray’ın yanında inşa edilmiştir. Osmanlı mimarisinin zirve yılları olan Klasik Dönem’den (Mimar Sinan dönemi) önce yapılmış en görkemli camidir.
6. Yavuz Selim Cami

Yavuz Selim Camii, eski İstanbul’un siluetini şekillendiren yapılardan biridir. Cami, son yılların yükselen turistik semtleri olan Fener ve Balat‘a yakın bir konumdadır. İstanbul’un 7 tepesinden birinin üzerinde yükselen cami, Haliç manzaralıdır.
Yavuz Sultan Selim sadece sekiz yıl hüküm sürmesine rağmen Osmanlı İmparatorluğu‘nun sınırlarını üç katına çıkarmıştı. Bu dönemde kutsal şehirler olan Mekke, Medine ve Kudüs’ü aldı. Kanuni Sultan Süleyman’ın selefi olan Sultan Selim, oğluna büyük bir miras bıraktı.
7. Mihrimah Sultan Camii

Mihrimah Sultan Camii, İstanbul’un ünlü kara surlarının çok yakınında yer almaktadır. 16. yüzyılda inşa edilen cami, Kanuni Sultan Süleyman‘ın kızı Mihrimah’a ithaf edilmiştir.
Tarihi Yarımada’nın Batı tarafındaki kara surlarına komşu olan Mihrimah Sultan Camii boyutlarıyla oldukça etkileyicidir. Ancak Osmanlı döneminin en üretken mimarı Mimar Sinan tarafından yaptırılan cami, Mihrimah Sultan’a ithaf edilen tek cami değil.
Mihrimah Sultan, Anadolu yakasında Üsküdar semtinde bir cami daha yaptırmıştı. Bu cami, Edirnekapı’daki camiden daha küçüktür ve Üsküdar vapur iskelesine çok yakındır.
8. Küçük Ayasofya Camii

Küçük Ayasofya Camii, Sultanahmet’e çok yakın olmasına rağmen nispeten az bilinen bir tarihi eserdir. Özünde bir Bizans kilisesi olan Küçük Ayasofya’nın orijinal adı Sergios ve Bakhos Kilisesi‘dir.
Bizans İmparatorluğu‘nun en ünlü hükümdarı İmparator Justinianus döneminde inşa edilen bu yapı, Ayasofya gibi 1500 yıllık bir tarihe sahip. Ayasofya’yı inşa eden mimarlardan biri olan Anthemius, bu kilisede devrim niteliğinde bir mimari üslup kullanmıştır.
Osmanlı döneminde camiye çevrilen yapı, Ayasofya’ya benzerliğinden dolayı “Küçük Ayasofya Camii” adını almıştır. Yapının duvarlarındaki Bizans oymaları halen görülebilmektedir.
9. Kariye Camii

Kariye Camii, Tarihi Yarımada’nın batısında, surların eteğinde yer almaktadır. Bu yapı, Bizans döneminde Chora olarak bilinen manastırın kilisesiydi.
Chora Kilisesi, Osmanlı döneminde “Kariye Camii” adıyla hizmet vermiştir. Cumhuriyet döneminde müze olan yapı, 2020 yılında tıpkı Ayasofya gibi tekrar camiye çevrildi.
Kariye Camii’nin en dikkat çekici özelliği Bizans dönemine ait en güzel mozaiklere sahip olmasıdır. Kariye’nin mozaik koleksiyonu Ayasofya’dan çok daha zengindir.
10. Nuruosmaniye Camii

Nuruosmaniye Camii, Kapalıçarşı’nın ana girişinin hemen yanında yer almaktadır. Bu zarif cami, Osmanlı İmparatorluğu’nda Barok etkisinin görülmeye başladığı 18. yüzyılda inşa edilmiştir.
Nuruosmaniye Camii, klasik dönem mimarisinin yerini modern mimariye bıraktığı geçiş dönemini temsil etmektedir. Sultanahmet’ten, Kapalıçarşı’ya uzanan lüks mağazalarla dolu Nuruosmaniye Caddesi de adını bu camiden alır.
Kapalıçarşı’da alışverişe gidenlerin çoğu bu caminin avlusundan geçer, ancak yapının içini gezmez. Ancak Nuruosmaniye Camii, zarif iç dekorasyonu ile İstanbul’un en güzel camileri arasındadır.
11. Yeni Cami

Yeni Cami, İstanbul’un tarihi bölgesinin ulaşım merkezi olan Eminönü’nde yer almaktadır. Yeni Cami, aynı zamanda İstanbul’un en ünlü tarihi alışveriş yerlerinden olan Mısır Çarşısı’nın da bitişiğindedir.
Yeni Cami’nin inşasına ilk olarak Safiye Sultan tarafından başlanmış olsa da, kendisinin zamansız ölümü üzerine inşaat yarım kalmıştır. Caminin inşası, 17. yüzyılda Hatice Turhan Sultan tarafından tamamlanmıştır.
Osmanlı döneminde camilerin hemen yanına bakım masraflarını karşılamak için çarşı yapılırdı. Bu sebeple Yeni Cami ve Mısır Çarşısı da aynı külliyenin parçası olarak tasarlanmıştı.
Bugün Yeni Camii ve Mısır Çarşısı’nın önündeki meydan gün boyu insanlarla dolu. Eminönü’nün simgesi olan cami, meydanındaki güvercinleri ile de ünlüdür.
12. Şehzade Camii

Şehzade Camii, 16. yüzyılda Sultan Süleyman’ın oğlu Şehzade Mehmed için inşa edildi. Sultan Süleyman’ın en sevdiği oğlu olan Şehzade Mehmed, genç yaşta su çiçeğinden ölünce buradaki türbeye defnedilmişti.
Bazı tarihçilere göre Sultan Süleyman aslında bu camiyi kendisi için tasarlanmıştı. Ancak oğlu aniden ölünce onu buraya gömdü ve onun anısına adını “Şehzade Camii” olarak değiştirdi.
Caminin mimarı Mimar Sinan, Şehzade Camii için zaten elinden gelenin en iyisini yapmıştı. Sıra padişah için bir cami daha inşa etmeye gelince başarısını yeni camide aşmak zorunda kalacaktı. Böylece “kalfalık eserim” dediği Süleymaniye Camii’ni tasarladı.
13. Rüstem Paşa Camii

Rüstem Paşa Camii, Eminönü’nde Mısır Çarşısı’nın çok yakınında yer almaktadır. Hareketli alışveriş caddeleri arasında yer alan cami, yerli ve yabancı turistler tarafından genellikle gözden kaçılır. Ancak bu cami aslında keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir.
Osmanlı’da saray, cami ve türbe inşaatları zirve döneminde (16. yüzyıl) hız kazanmıştı. Bu dönemde en önemli süsleme unsurları ise çini, hat işleri ve sedef kakmalı ahşap işleriydi. İznik’teki çini atölyeleri ise Osmanlı sanatının en güzel örneklerini ortaya koyuyordu.
Sadrazam Rüstem Paşa, camisini İznik çinilerinin en güzel örnekleriyle süsledi. Müzelik çinilere sahip olması nedeniyle bu cami, İstanbul’daki Osmanlı eserleri arasında özel bir yere sahiptir.
14. Eyüp Sultan Camii

Eyüp Sultan Camii, İstanbul’un en kutsal camisi olarak kabul edilir. İslam dininin önemli simalarından Ebu Eyyub el-Ensari’ye adanan cami, Eyüp semtinde, Haliç kıyısında bulunuyor.
Eyüp Sultan Camii aslında Osmanlı’nın fetihten sonra İstanbul’da yaptırdığı ilk camidir. Ancak orijinal cami depremde yıkıldığı için 18. yüzyılda yeniden inşa edildi.
Eyüp Sultan Camii bugünkü haliyle küçük boyutlara sahip olsa da önemi büyüktür. Ayrıca caminin kubbesi ve onu çevreleyen duvarlar, mükemmel orantılarıyla birçok büyük camiden daha etkileyicidir.
15. Laleli Camii

Laleli Camii, Tarihi Yarımada’nın en işlek semtlerinden birinde yer almaktadır. 17. yüzyılda Sultan III. Mustafa tarafından yaptırılan cami, Osmanlı klasik mimarisinin zirvesi olan Selimiye Camii’nden (Edirne) esinlenmiştir.
Selimiye Camii, Osmanlı döneminde onlarca cami tasarlayan Mimar Sinan’ın şaheseridir. Selimiye’nin alamet-i farikası olan sekizgen kasnağın üzerindeki kubbe burada da uygulanmıştır.
Osmanlı mimarisinin zirvesi olan Selimiye Camii’ni görmek için Edirne şehrine gidecek vaktiniz yoksa bu camiden fikir edinebilirsiniz.
16. Pertevniyal Valide Sultan Camii

Pertevniyal Valide Sultan Camii, Tarihi Yarımada’nın ulaşım merkezlerinden biri olan Aksaray’da bulunmaktadır. Barok yapısıyla cami, şu ana kadar bahsettiğimiz klasik Osmanlı camilerinden farklı bir görünüme sahiptir.
Cami, Barok, Neo Klasik ve Neo Gotik mimariyi harmanlayan bir görünüme sahiptir. Osmanlı’nın Batı etkisindeki bir mimariye sahip olduğu 19. yüzyılda inşa edilen cami, Balyan ailesi tarafından yaptırılmıştır.
Balyan ailesi, Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılında İstanbul’a birçok katkılarda bulunmuştur. Birkaç kuşak saray mimarı olarak çalışan aile, Osmanlı İmparatorluğu’nun modern dönem mimarisinde belirleyici olmuştur.
17. Sokullu Mehmed Paşa Camii

Sokullu Mehmed Paşa Camii, Osmanlı tarihinin en önemli devlet adamlarından biri tarafından yaptırılmıştır. Sokollu Mehmed Paşa, Sultan Süleyman döneminde Sadrazam olarak görev yapmıştı.
Dönemin ünlü mimarı Mimar Sinan’a yaptırılan cami oldukça engebeli bir arazide yükseliyor. Külliye, o dönemde şehrin en kalabalık yerleşim yerlerinden birinde inşa edilmiş ve aynı zamanda bir medrese idi.
Sokullu Mehmed Paşa Camii, en üst sıralarda yer alan Rüstem Paşa Camii gibi gizli bir mücevher. İstanbul’un en nadide İznik Çinileri bu iki camide bulunmaktadır. Ayrıca cami, muhteşem orantısıyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakmaktadır.
18. Gül Camii

Gül Camii, son yılların en popüler semtlerinden biri olan Balat’ta yer almaktadır. Esasen 11. yüzyıldan kalma bir Bizans kilisesi olan Gül Camii, geç Bizans mimarisini yansıtır.
Bu yapı, Bizans döneminde ikona düşmanı imparator III. Leon‘a karşı çıkan dindar bir kadına (Theodosia) adanmıştır. Theodosia daha sonra Doğu Kilisesi tarafından şehitlikle onurlandırıldı. Aya Theodosia Kilisesi olarak adlandırılan yapı, insanlara şifa dağıttığına inanılan bir yermiş.
Bu cami, Fener Balat yürüyüş turunun duraklarından biridir. İstanbul’da turizm rotasının dışında kalan Cibali, Fener ve Balat semtleri oldukça zengin bir kültürel mirası barındırmaktadır. Turda bu cami gibi kendine özgü hikayeleri olan birçok yer görülebilir.
19. Arap Camii

Arap Camii, Karaköy’deki hırdavatçılar arasında saklı bir cennet. Bina aslen 13. yüzyılda Latinler tarafından inşa edilmiş bir Roma Katolik kilisesiydi. Yapı, 15. yüzyılda Osmanlılar tarafından camiye çevrilmiştir.
Hem Bizans hem de Osmanlı dönemlerinde Haliç’in kuzey kıyısında İtalyan ticaret kolonileri vardı. Bunların arasında Cenevizliler, İstanbul’da Galata Kulesi ve Yoros Kalesi gibi eserler bırakmışlardır.
Bu kilise özünde Bizans döneminde Konstantinopolis Limanı’nda faaliyet gösteren Levantenlere aitti. Yapı, ayrıca Orta Çağ gotik mimarisinin İstanbul’daki tek örneği olarak öne çıktığı için önemlidir.
1400’lü yılların sonunda camiye çevrilen yapı, padişah tarafından İspanyol Engizisyonu’ndan kaçan Endülüs Araplarına tahsis edilmiş. Caminin adı da onlardan gelmektedir.
20. Kılıç Ali Paşa Camii

Kılıç Ali Paşa Camii, Tophane Tramvay Durağı’nın hemen yanında yer almaktadır. Cami, Osmanlı Devleti’nin en parlak yıllarındaki amirallerden biri olan Ali Paşa için yaptırılmıştır. İtalyan asıllı olan Ali Paşa, cesaretinden dolayı “Kılıç” lakabı almıştır.
Kılıç Ali Paşa Camii’nin en belirgin özelliği, Osmanlı camileri arasında bir Bizans kilisesine en çok benzeyen iç mekana sahip olmasıdır. Bunun nedeni ise camiyi yaptıran amiralin bir Ayasofya hayranı olmasıdır.
Bu cami, 16. yüzyılda Osmanlı’nın en önemli yapılarını tasarlayan Mimar Sinan tarafından inşa edildi. Caminin yanında İstanbul’un en iyi tarihi hamamları arasındaki Kılıç Ali Paşa Hamamı bulunmaktadır.
Bir İstanbullu olarak bu camii benim için özeldir. Ben kişisel listemde, İstanbul’un en iyi camileri arasında Kılıç Ali Paşa Camii’ni ilk beşe alıyorum. Çünkü caminin muazzam güzelliği her gittiğimde beni hayrete düşürüyor.
21. Nusretiye Camii

Nusretiye Camii, Karaköy ile Kabataş arasındaki tramvay hattı üzerinde yer almaktadır. Geç Osmanlı mimarisinin en zarif yapılarından biri olan cami barok mimariye sahiptir.
Nusretiye, İstanbul’daki camiler arasında en keskin barok çizgilere sahip olanıdır. Bunun nedeni ise Osmanlı Devleti’nde büyük reformlar yapan ve orduyu Batı nizamında yeniden düzenleyen II. Mahmud tarafından yaptırılmış olmasıdır.
Mahmud, 1700’lü yıllarda Osmanlı Devleti’nin teknoloji ve askeri açıdan Batı’nın çok gerisinde olduğunu fark etti ve büyük bir yeniden yapılanmaya girişti. Bu batılılaşmanın izleri, yaptırdığı caminin mimarisinde de görülmektedir.
22. Dolmabahçe Camii

Dolmabahçe Camii, 19. yüzyılda hüküm süren Sultan Abdülmecid’in annesine ithaf edilmiştir. Bezmialem Valide Sultan Camii olarak da bilinen cami, Dolmabahçe Sarayı‘nın hemen yanında yer almaktadır.
Dolmabahçe Camii, tek kubbeli bir cami ve bitişiğindeki kasırdan oluşmaktadır. Minareler, aynı zamanda caminin girişi olan köşke bitişiktir. Ayrıca bu minareler İstanbul’daki diğer camilere kıyasla en ince minarelerdir.
23. Ortaköy Camii

Ortaköy Camii, Boğaz’ın en güzel noktalarından birinde yer almaktadır. Neo-klasik ve Barok unsurların ön plana çıktığı bir dış cepheye sahip olan cami, İstanbul’da Boğaz turu yapanlara harika bir manzara sunar.
Ortaköy Camii, “Büyük Mecidiye Camii” olarak da bilinir. Caminin içinden muhteşem bir boğaz manzarası görülebilir. Ayrıca caminin içindeki levhalardaki hat yazılarını bizzat padişah yaptırmıştır.
Ortaköy semtinden başlayıp Bebek’te biten bir yürüyüş, İstanbul’da yapılabilecek keyifli şeyler arasındadır. Bu rotada yürüyüşe çıkmadan önce İstanbul’un en güzel camileri arasında olan Ortaköy Camii’ni de ziyaret edebilirsiniz.
24. Beylerbeyi Camii

Beylerbeyi Camii, İstanbul Boğazı’nın Anadolu yakasının kıyılarını süslüyor. Beylerbeyi Sarayı‘nın yanında yer alan cami, 18. yüzyıldan kalma barok bir Osmanlı camisidir.
Beylerbeyi Camii’nin denize bakan kısmında büyük bir padişah mahfili bulunur. Diğer camilerden farklı olarak bu mahfil, mihrabın hemen yanında yer almamaktadır. Mahfil, bir tiyatro sahnesi gibi caminin içini seyredebilecek konumdadır.
25. Çamlıca Camii

Çamlıca Camii listemizdeki en genç camidir. İstanbul’un Anadolu Yakası’nın en yüksek tepesi olan Çamlıca’da yer alan cami, yakın zamanda yapılmıştır. Boyutlarıyla dikkat çeken yapı, İstanbul’un birçok yerinden görülebiliyor.
Çamlıca Camii, modern zamanlarda inşa edilmiş olmasına rağmen, Osmanlı İmparatorluğu’nun klasik dönem camileri ile birçok ortak noktaya sahiptir. Osmanlı mimarisinin en güzel özelliklerinin harmanlandığı bu cami görülmeye değerdir.
Son Söz
Elbette İstanbul’da bu listede olmayan birçok cami var. Ancak şehirde en çok ziyaret edilen camilerin neredeyse tamamını bu yazımızda bulabilirsiniz. Bu camilerin çoğu Tarihi Yarımada, Beyoğlu, Beşiktaş ve Boğaziçi semtlerinde bulunmaktadır.
Bu yazıda Doğan Kuban’ın Ottoman’s Istanbul adlı kitabından edindiğim bilgilerle bazı camilerin tarihi ve mimari özelliklerini derledim. İstanbul’un en güzel camileri yazısından sonra İstanbul’un en iyi müzeleri yazısı da ilginizi çekebilir.
İstanbul’un Tarihi Camileri by Serhat Engül
Leave a Reply