Pamukkale, Türkiye’nin en etkileyici doğal güzelliklerinden biri. Pamukkale, adının hakkını verircesine yüksek bir tepede konumlanıyor ve kar beyaz travertenlerin üzerinde yürüyenlere alabildiğine güzel bir manzara sunuyor.
Pamukkale her ne kadar bembeyaz örtüsü ile meşhur olsa da, ziyaretçilerine sunduğu tek şey bu doğal oluşum değil. Pamukkale’de ayrıca muhteşem bir tarihi mirasa sahip olan Hierapolis Antik Kenti var. Kentin içinde ise dev bir Antik Tiyatro, Apollon Tapınağı ve Nekropolis var.
Üstelik tüm bu doğal ve tarihi güzellikleri gördükten sonra içinde serinleyebileceğiniz bir antik havuz da var. Kleopatra Havuzu olarak da bilinen bu havuz, antik dönemden kalma sütun parçaları ile dolu olduğu için “Antik Havuz” olarak anılıyor.
Arkeolojiye meraklı olanlar, Hierapolis Antik Kenti’ni gezerken edindikleri deneyimi, Pamukkale Arkeoloji Müzesi‘nde bir adım öteye taşıyabilirler. Çünkü bu müzede, antik kentteki kazılardan çıkarılan lahitler ve heykeller sergileniyor.
Bu yazıda Pamukkale Travertenleri ve Hierapolis Antik Kenti hakkında bilgi bulabilirsiniz. Ayrıca Pamukkale’nin güncel giriş ücreti ve ziyaret saatleri de not edilmiştir.
Pamukkale Hierapolis Antik Kenti Tarihi

Pamukkale’deki Hierapolis Antik Kenti’nin tarihi, Antik Yunan döneminin bile öncesine dayanıyor. Ana Tanrıça kültüne dair elde edilen yeni bulgular, kentin tarihinin eski Anadolu Medeniyetleri dönemine kadar uzandığını gösteriyor. Elbette o dönemde şehrin adı henüz Hierapolis değildi. Hierapolis öncesi dönemin kent sınırları da tam olarak bilinmiyor.
Antik coğrafyacı Strabon, Hierapolis’in Karia bölgesinin sınırlarına yakın bir yerde, Laodikeia ve Tripolis kentlerine de komşu olduğunu ifade ediyor. Yine Strabon’un eserine göre, Hierapolis’in tarihi Frigler dönemine kadar uzanıyor.
Kentteki yerleşimler çok daha öncesine dayansa da, resmi olarak kentin Bergama kralı II. Eumenis tarafından kurulduğu ve adını Amazon kraliçesi Hiera’dan aldığı biliniyor. Bugün ören yeri sınırları içinde yer alan yapılar, objeler ve diğer bulgular, Hierapolis’in önemli bir kültür merkezi ve dini merkez olduğunu gösteriyor.
Roma imparatoru Neron döneminde yaşanan bir depreme kadar Helenistik şehir planını koruyan kent, depremden sonra Roma mimari üslubu esas alınarak yeniden inşa edildi ve tipik bir Roma kenti görünümünü aldı. Hierapolis’in Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir merkez olduğunu belirtmekte fayda var.
Hz. İsa’nın havarilerinden Aziz Philip’in Hierapolis kentinde öldürüldüğü rivayet edilir. Bu yüzden, Hierapolis Bizans İmparatorluğu döneminde önemli bir hac merkezi olmuştur.
Hierapolis’in Ölümsüz Rahipleri
Hierapolis’ten bahseden birçok tarihi kaynak, bu kentte, bilhassa tapınaklarda yaşanan mucizelere yer veriyor. Hierapolis’in ölümsüz rahipleri olarak bilinen din adamları, antik dünyada insanüstü özellikleriyle nam salmışlardı.
Kentte cehennemin kapıları olduğuna inanılan mağaralar vardı. Bu oyuklar yeraltı dünyasına açılan geçitler olarak kabul ediliyor ve kurban edilmek için indirilen hayvanlar, hiçbir insan müdahalesi olmaksızın ölüyordu. Bu durum, modern bilimde mağaralarda salgılanan zehirli gaz ile açıklanıyor.
Diğer yandan, rahiplerin kurbanları sunmak üzere indikleri mağaralardan hiçbir zarar almadan çıkmaları birçok tarihi kaynakta geçiyor. Hatta Strabon da bu durumu teyit edip, rahiplerin kafalarını cehennem kapısının içine kadar soktuklarını ve gazdan etkilenmediklerini söylemektedir.
2018 yılında Archaelogical and Anthropological Sciences dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, birçok tarihi kaynakta geçen bu durum, rahiplerin kimyasal ortamın farkında olmasıyla açıklanabilir.
Makalenin yazarlarından biri olan Hardy Pfanz’a göre, rahipler ölümcül nefes olarak adlandırdıkları gazın belli bir seviyenin üzerine çıkmadığını biliyorlardı. Gazın hangi saatlerde yoğun olduğunun ve hangi yüksekliğe ulaşabildiğinin bilincinde olan rahipler, kurban ritüellerini bu bilgilere göre gerçekleştiriyorlardı.
Modern bilimin bile ancak yakın zamanda açıklayabildiği bu fenomen, eski çağlarda Hierapolis’in çok önemli bir din merkezi olmasına olanak sağlamıştı.
Pamukkale Yapılacak Şeyler
Pamukkale’de yapılacak şeyler arasında Hierapolis harabelerini keşfetmek, arkeoloji müzesini ziyaret etmek ve Kleopatra havuzunda yüzmek sayılabilir.
Tabii bembeyaz traverten termal havuzlarda da yürüyebilir ve muhteşem manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca sıcak hava balonu uçuşuna katılabilir ve harika fotoğraflar çekebilirsiniz.
1. Traverten Terasları

Pamukkale’deki traverten terasları, ziyaretçilerine masalsı bir deneyim sunuyor. Termal sularla dolu bembeyaz travertenlerde yürüyen insanların yüzlerindeki mutluluğu izlemek için bile Pamukkale’ye gidebilirsiniz.
Traverten teraslar çevreye hakim bir tepe üzerinde bulunmakta ve sizlere harika fotoğraf fırsatları sunmaktadır. Özellikle o anlarda üzerinizde uçan bir balon varsa inanılmaz Instagram fotoğrafları çekebilirsiniz.
2. Antik Tiyatro

Antik Tiyatro, şüphesiz ki Pamukkale’nin en önemli tarihi eseri. Hierapolis Antik Kenti’nin kalbinde bulunan tiyatro 1800 yıllık bir tarihe sahip ve Türkiye’de en iyi korunmuş Roma İmparatorluğu eserlerinden biri.
Ayrıca, Bergama sanat ekolünün nadide örnekleri de bu tiyatronun sınırları içinde yer alıyor. Hierapolis Antik Kenti’nde bulunan kabartmalar, bu tiyatroda gladyatör dövüşlerinin de yapıldığını gösteriyor.
3. Kleopatra Havuzu

Kleopatra Havuzu, Pamukkale’yi ziyaret edenlere eşsiz bir deneyim vaat ediyor. Baştan başa antik eserler ile süslü olan havuz, Hierapolis Antik Kenti’ni ziyaret ederken edindiğiniz deneyimi taçlandırıyor.
4. Hierapolis Arkeoloji Müzesi

Hierapolis Arkeoloji Müzesi, Pamukkale’deki antik kentte yapılan kazılarda bulunan tarihi eserlerin sergilendiği bir yer. Bu müzede Pamukkale’nin Greko-Romen geçmişi ile ile ilgili müthiş ipuçları bulabilirsiniz.
5. Sıcak Hava Balonu Turu

Sıcak Hava Balonu Turu deyince akla ilk olarak Kapadokya geliyor. Ancak Pamukkale’de de benzer bir deneyimi yaşamak mümkün. Eğer burada unutulmaz fotoğraflar çekmek istiyorsanız, siz de balon turlarına katılıp panoramik manzaraları izleyebilirsiniz.
Pamukkale Travertenleri Giriş Ücreti 2025
Pamukkale Travertenleri giriş ücreti 2025 yılında 30 Euro’dur. Ancak bu yabancı turistler için belirlenmiş olan fiyattır. Türk vatandaşları müzekart alarak antik kenti ve travertenleri ücretsiz gezebilirler. Bilet fiyatlarına ilişkin bilgiler en son 2 Nisan 2025 tarihinde güncellenmiştir.
Pamukkale’ye Girişte Müzekart Geçerli Mi?
Evet, Pamukkale’ye girişte müzekart geçerlidir. Müzekart ile travertenlerin yanı sıra Hierapolis Antik Kenti’ni de gezebilirsiniz. Ayrıca Pamukkale Arkeoloji Müzesi’ne de müzekartınız ile girebilirsiniz.
Yalnız “Kleopatra Havuzu” olarak da bilinen Hierapolis (Pamukkale) Antik Havuzu, bu yazıyı son güncellediğim tarih olan 2 Nisan 2025’te restorasyon sebebiyle ziyarete kapalıydı.
Pamukkale Ziyaret Saatleri 2025
Pamukkale ziyaret saatleri sabah 08:00 ile akşam 20:00 saatleri arasındadır. Pamukkale Travertenleri ve Hierapolis Antik Kenti haftanın her günü ziyarete açıktır. Açılış ve kapanış saatleri ile ilgili bilgiler en son 2 Nisan 2025 tarihinde güncellenmiştir.
Müzelerin ziyaret saatlerinde çeşitli etkinlik ve tadilatlar sebebiyle değişiklik olabilir. Bu sebeple gitmeden önce Pamukkale Örenyeri’nin resmi internet sayfasını ziyaret edebilir ve son durumu gözden geçirebilirsiniz.
Önerilen Diğer Yazılar
Anadolu Yarımadası, tarih boyunca onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış. Bu sebeple Türkiye’nin neresine giderseniz gidin, muhteşem bir tarihi miras ile karşılaşıyorsunuz.
Bu sitede Türkiye’nin önemli müzelerini ve örenyerlerini tanıtmaya çalışıyorum. Eğer bu yazı ilginizi çektiyse benzer içeriklerden Çanakkale’deki Truva Antik Kenti, İzmir’deki Efes Antik Kenti ve Pergamon Antik Kenti yazılarına da bakabilirsiniz.
Ayrıca Türkiye’nin son yıllardaki en popüler tarihi eserlerinden Adıyaman’daki Nemrut Dağı, Şanlıurfa’daki Göbeklitepe, Trabzon’daki Sümela Manastırı ve Kars’taki Ani Harabeleri ile ilgili yazılar da oldukça ilgi çekicidir.
Pamukkale Hakkında Bilgi by Serhat Engül
Leave a Reply